ALLAH SEVGİSİ (1)

 

Doç. Dr. M. Esad COŞAN

 

Gerçek Mü’min için en mühim haslet ve en büyük devlet, Allah-u Teàlâ’yı sevmek ve O’nun tarafından sevilmektir; erişilecek mertebelerin en yükseği budur. Hayatın bütün çabaları bu gayeye ulaşmak için olmalıdır. Öğrenilen ilimler insanda bu şuuru uyandırmamışsa boşa çekilmiş bir emek ve manevî bir vebal demek olur.

 

Okumaktan mânâ ne:

Kişi Hakk’ı bilmekdür.

Çün okudun bilmezsin,

Ha bir kurı emekdür.

 

Allah-u Teàlâ’yı sevmek, sebebsiz ortaya çıkmaz, onun tahakkuku için bazı şartlar vardır; kişinin böyle bir sevgiye ermesi için, mânevî birer zehir demek olan günahları terk etmesi, isyan ve tuğyandan yüz çevirmesi, yönünü Hakk’a dönmesi gerekir ki buna tevbe adı veriliyor.

Daha sonra Allah’ın kimleri sevdiğini öğrenmek, O’nun sevdiği ve râzı olduğu fiillere yönelmek icab eder. Aşikârdır ki kişide dinen merdud oian ahval ve ef’al var iken Yaradan’ın onu sevmesi olacak şey değildir. Sevgi için itaat şarttır. Nitekim şair şöyle diyor:

 

Ta’sî’l-İlâhe ve ente tuzhir uhubbehû

Hâzâ le-amrî fi’l-Kıyâsi bedîu

Lev kâne hubbuke sâdıkan le-eta (tehû)

İnne’l-muhibbe limen yuhibbe mutîu

 

“Hem O’nun sevgisinden dem vuruyor hem de Allah’a isyan ediyorsun. Ömrüme andiçerim ki bu mantıkça açık bir hatadır. Sevmem gerçek olsa idi muhakkak O’na itaat ederdin, zira seven sevdiğine itaatkâr olur.”

Allah’ın, nasıl kulları sevdiği, kimleri sevmediği Kur’ân-ı Kerîm ayetlerinde zikredilmiştir. Bunlara kısaca bir bakış dahi genel bir hükme varmak için yeterli olsa gerektir:

 

a. Allah-u Teàlâ’nın Sevdiği Kullar

 

  1. Rasûlüllah AS’a itaat edenler (Bkz. 33/31)

  2. Tevvâbîn: Çok tevbekâr olanlar (Bkz. 2/222)

  3. Mutatahhirîn: Çok temizlenenler (Bkz. 2/222)

  4. Muttahhirîn: Günahlardan ve pisliklerden pâklananlar (Bkz. 9/108)

  5. Sâbirîn: Sabrediciler (Bkz. 3/146)

  6. Muksıtîn: Tam adaletle hareket edenler (Bkz. 5/42, 49/9, 60/8)

  7. Müttekîn: Takva ile hareket edenler, haksızlıktan sakınanlar, ahde vefa edenler (Bkz. 3/76, 9/4 ve 7)

  8. Mütevekkilîn: Allah’a tevekkül eden, O’na dayanıp güvenenler (Bkz. 3/159)

  9. Muhsinîn: İyi iş yapanlar, Allah’ı görüyorcasına kulluk edenler, iyi ahlakla hareket edenler (Bkz. 2/195, 3/134, ve 148, 5/13 ve 93)

  10. Mukâtiller: Allah yolunda kale gibi tek bir saf halinde savaşanlar (Bkz. 61/4)

 

b. Allah-u Teàlâ’nın Sevmediği Kullar

  1. Mu’tedîn: Haddi aşıp taşkınlık yapanlar (Bkz. 2/190, 5/87, 7/55)

  2. Ferihîn: Şımaranlar (Bkz. 28/76)

  3. Müstekbirîn: Kibirinden hakkı kabule yanaşmayanlar (Bkz. 16/23)

  4. Müfsidîn: Bozgunculuk çıkaranlar (Bkz. 5/64, 28/77)

  5. Müsrifîn: İsrafçılar (Bkz. 6/141, 7/31)

  6. Zâlimîn: Zulümkâr olanlar (Bkz. 3/57 ve 140, 42/40)

  7. Muhtâl; fahûr: Çok böbürlenip kurum satanlar (Bkz. 4/36, 31/18, 57/23).

  8. Hâinîn: Hainlik edenler (Bkz. 8/58)

  9. Havvân, esîm: Çok günahkâr ve çok hain (Bkz. 4/107)

  10. Havvân, kefûr: Çok hain nankör (Bkz. 22/38)

  11. Kâfirîn: Kâfirler (Bkz. 3/32, 30/45)

  12. Keffâr esîm: Çok günahkâr, çok kâfir (Bkz. 2/276)

 

Sevgili öğrencilerime Fakülte sonrası hayatlarında, yukarda çizmeğe çalıştığım çerçeve içinde yaşamalarını tavsiye eder, muvaffakiyetler ve ebedî mutluluklar dilerim.


(1) AÜİF Yıllığı 1979-1980.

 

Dervşân  |  Makaleler