DERVİŞLİĞE ÖVGÜ

Prof. Dr. Mahumud Es'ad COŞAN Rh.A

Hz. Peygamber efendimiz s.a.s. sahîh bir hadis-i şerifinde buyurmuşlr ki:

"Nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki inanmadıkça cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de gerçek mü'min olamazsınız."

Gerçek mü'min olmanın şartlarını bildiren daha pekçok hadis-i şerif var. Bunlara göre: kendisi için istediği şeyleri din kardeşleri için de dilemedikçe; komşusu şerrinden emin olmadıkça; takva sahibi olmadıkça, nefsleri islah ve terbiye etmedikçe; güzel huylarla huylanmadıkça; çirkin huyları, hasedi, kibri, ucubu, riyayı, hiyaneti, yalanı terk etmedikçe... kısacası ahlak ve tasavvuf kitaplarında toplanmış ve anlatılmış vasıfları elde edip; ârif, kâmil, âşık-ı sâdık, dinde fakih, şeriate riayetkâr bir kul olmadıkça dünya ve ahiret huzur ve saadetine ulaşmak mümkün değildir.

Demek oluyor ki en ileri müslümanlık mertebesi, en yüksek mü'minlik makamı "dervişlik"tir. Dinî bilgi ve amel-i sâlihte ileri her gerçek âlim böyle diyor: Müctehidler, fakihler, Gazâliler, Molla Camiler, Mevlânâlar, Yunuslar, Hacı Bayramlar, Hüdaîler, İbrahim Hakkılar...

O halde sen de boşuna inadı bırak. Kuru hocalık yetmez, din ve şeriat namına, ğerçek dindarlığı, imanın özü ve hakikatini inkara kalkışma; Şairin:

"Kanun diye, kanun diye kanun tepelendi" dediği duruma düşme, iyi düşün, iyi incele; ömür zayi olmadan, ecel gelip çatmadan nefsini ıslah etmeye, kötü huylardan kurtulmağa, gerçek tevhidi bulmağa marifetullahı, mahabbetullahı elde etmeğe, Allah'ı çokça zikretmeğe, amellerini ihlasla yapmağa gel.

Bırak şu fani dünyanın yalan yanlış, oyalayıcı, aldatıcı, saptırıcı gayelerini! Bâki yurt olan âhiret kazanmağa yönel, iki günlük zevki değil, sonsuz ve ebedi saadeti iste! Senden önce niceleri geldi, geçti, göçtü; onlardan hangilerini beğeniyorsan onun hayatını kendine örnek al, seyyidül-evveline vel âhirin Muhammed-i Mustafa'yı kendine rehber edin; çünkü hayat ve ölüm, dünya ve âhiret hakkında en doğru haberi o getirdi, en güzel yolu o gösterdi. Allah'ın rızasına uygun en ideal yaşamı o sergiledi. O'nun siretini oku, sünnetini öğren, çünkü ümmetin fesada uğradığı zamanda O'nun sünnetini ihya edenler şehid sevapları kazanacaklar.

İncelendiğinde net olarak sen de göreceksin ki O'nu en iyi mutasavvıflar anlamış, O'na en güzel tarzda mutasavvıflar ittiba eylemiş, şeriatteki emirleri, yasakları en ince titizlikle mutasavvıflar uygulamışlardır.

Bakalım sen ne zaman uyanacaksın.

İslâm, Ağustos 1988

ANA SAYFA

.