.
ZEYNULLAH EL-KAZÂNÎ RH.A HAZRETLERİ (*)
Gümüşhânevî Hazretleri'nin, Kazan ve Kafkasya'da tarikat neşrine me'mûr ettiği halîfelerinden, doğum ve vefat târihleri meçhul olan eş-Şeyh el-Hâc Zeynullah el-Kazânî, zahirî ilimlerde kemâle erdikten sonra, Çardaklı eş-Şeyh Abdülhakîm en-Nakşbendî'ye intisâb ederek, senelerce sohbetinde bulunmuştur. Sonraları hacc farizasını ifâ etmek üzere Medine'ye gittiğinde, Gümüşhânevî Hazretleri ile karşılaşarak bir müddet sohbetine devamla, halvete girmiş ve hilâfet icazeti almaya muvaffak olmuştur. Memleketine dönüşünde, etrafında, büyük bir topluluk meydana gelmiş ve kısa zamanda büyük şöhret kazanmıştı.
O'nun icra ettiği zikir halkalarında, bölgede pek ender rastlanan cezbe vak' alarına sıkça rastlanmaya başlanmıştı. O'nun bu durumunu gören ilk şeyhinin halîfeleri ve mürîdleri şeyhlerini terkettiği gerekçesiyle, hâkimlere şikâyete ve hakkında hiç bir mûslümana nisbeti mümkün olmayan itham ve suçlamalara giriştiler. O derecede ki; Hazret, hiç bir kimse tarafından tanınmadığı bir bölgeye sürüldü. Bu havalide senelerce belâ ve sıkıntılara ma'rûz kaldı. Sonra memleketine dönmesine müsâade edildi.
Kazan'ın doğusundaki Tarvisky denilen bölgede, irşâd hizmetlerini yürütmekte idi. Bu fitne ve fesâddan necat bulmasının şükrânesi olarak tekrar ikinci defa hacca gittiği ifâde edilen Zeynullah Efendi'nin, dağ gibi bir cömertlik, sehâ, güzel ahlâk ve parlak zekâya sahip olduğu, çekemeyenlerin teşebbüs ettiği yakışıksız davranışların O'nun şöhretini bir kat daha arttırdığı, kendisi gibi Kazan'lı olan Muhammed Murâd Efendi tarafından nakledilmektedir. (1) Mürşidi Gümüşhânevî hakkında yazmış olduğu söylenen, Menâkıb-ı Zıyâüddîn el-Gümüşhânevî (Kazan-1900) 119 sahîfelik kıymetli eserini elde edip istifâde etmek, bütün araştırmalarımıza rağmen maalesef mümkün olmamıştır.
(*) Gümüşhânevî Ahmed Ziyâüddîn (KS), Dr. İrfan GÜNDÜZ, Seha Neşriyat, İstanbul 1984, s.157-158.
(1) el-Kazânî, en-Nefâis, 184-185.